9 Mayıs 2008 Cuma

hoşçakal

Seni ararken kendimi kaybetmekten yoruldum,
Buldugumu zannettigimde kendimden ayrı düştüm
Bu garip bir veda olacak
Çünkü aslında hep içimdesin
Ne kadar uzaga gitsem de
Gittigim her yerde benimlesin
Söylenecek söz yok,
Gidiyorum ben. . .
Hoşçakal,hoşçakal,hoşçakal,hoşçakal
Ben bir kısrak gibi gelmişim dünyaya,
şahlanıp gitmek içimde var
Hoşçakal. . .
Biraz su biraz yeşillik her yer benim evimdir
Taşırım dünyayı sırtımda
Her dil benim dilimdir
Ama söylenecek söz yok gidiyorum ben. . .
Hoşçakal,hoşçakal,hoşçakal,hoşçakal
Ben bir kısrak gibi gelmişim dünyaya
şahlanıp gitmek içimde var
Hoşçakal. . . .

19 Nisan 2008 Cumartesi

ikinci

sabah nedenini bilmedigim bir enerjiyle baslamıstım güne. hava sıcak kuslar cıvıldıyo evet bahar gelmişti ve benim de içim her "genç" gibi kıpır kıpır:)) kendim,ze mükellef bi kahvaltı hazırladıktan ve yedikten sonra, bir an evvel giyinip, okuluma ders calışmak üzere yola koyuldum... her zaman ki gibi 2 numaralı güzide Üsküdar otobüsüme bindim kulağımda Avril Lavigne şarkılarıyla yalnız yolculuğuma tam başlamıştım ki, telefonum çalamaya başaldı. telefonla konuşmanın yasak olduğunu düşünürsek, her kimse bu bilinmeyen numara, benim merakımı cezbetmişti bile:) vee evet büyük bir cesaretle açtım ve o da ne! karşımdaki samimi ve sıcak ses çok tanıdıktı.
-Merhaba Berna kızım ben Hüseyin
benden gelen tepki;
-aaaaaa merhabalar Hüseyin Bey :))))
( yüzümde anlamsız kocaman bir gülümseme ve tabi ki tüm otobüsün dikkati benim üstümde ! )
-Ben seni bugün müsaitsen gelebilir misin demek için aramıştım kızım
derkeeeeeen
ben;
-tabikide zaten ben de okula gidiyordum direkt oraya geliyorum Hüseyin Bey!!
...diyerek adamın ağzına lafları bi güzel tıkayıp, telefonumu kapadım.
hemen bi de ablamı ardım. tabi tuz biber oldu , tüm otobüsün bana onaylamayan bakışlarına yepyenilerini katmaları için.
sonunda Üsküdar'a giriş yaptık ve ben tam gaz dolmuş sırasına.herşey süperdi ki tam Kandilli civarında dolmuş şöförümüz esmer mi esmer tombik amca;
-ilk servisim ve frenler patladı!!! ben böyle şansın biiiii.....pp !
ben tabi dehşetle adamla adım adım dolmuşu Lacivert 'e kadar kullandım. 1.vites,debriyaj 2. vites ve 3 veee aaaah o da ne öndeki palio duruyoo aman Allahım!! vee küüüüüt !! şanzımana zarar verelim vites küçültelim ... ve sonunda kazasız belasız geldim=)
ve yine kapıda çok şık bir şekildekarşılanarakbu sefer tam deniz tarafında ki salonda , Hüseyin Beyi beklemek üzere oturdum ki o sırada başka bir bayan karşıma oturdu .işte o anda tümdünya başıma yıkıldı!!
hayııııırrr benden başkalarıda var dedim kendi kendime ta ki.... kadının bana dönüp;
-tatlım sen neden burdasın? iş başvurusu mu?
-evet , siz?
-ben de . hangi bölüm?
-mutfak asistanlık:)
-hımmm ben ne iş olsaa !!!
diyene kadar=))
Hüseyin bey yanımıza gelipoturduğunda hala bi tedirginlik vardı içimde. birer türk kahvesi içtikten sonra Cüneyt Beyi beklemeye başladık. bahçede mis gibi deniz kokusu ve canım boğaz manzarası eşliğinde otururken bi anda ufuka elinde beyaz örtü olan bi garson bellirdi ve bize servis açtı.ben ne gelicek derken
SUFFLEEEEEEE!!!!!!
hayatımın en güzel suflesini yedikten sonra Cüneyt beyin de gelmesiyle biz Hüseyin Bey le konusmaya başladık ve ücreti ve tam çalışma saatlerini veişin kesinliğinikonuşmak üzere haftaya ya da sonraki haftaya sözleştik.( haftaya kesin gidemicem cunku Çeşme deolucam :Pp )
artık mayıs ayına güzel bi giriş yapmanın tam zamanı sanırım...,
Hayırlı haberlerle beni aramalarını heyecanla bekliyorum.!
görüşme tarihi:18.04.08

18 Nisan 2008 Cuma

ilk

aslında hersey cok cabuk gelişti...
cok istedigim biseydi ama hazırlıksız yakalandım.
haberin bana gelmesiyle, apar topar iki sınav arasında gittim.
okuldaydım, hemen bi otobuse atladım heyecan dolu kısasureli bi yolculuktan sonra,
O kapı karsımdaydı.girdim, bakındım, merdivenleri indim, heryerde insanlar, bi tedirgin oldum ."hem de baya":) neyse girdim içeri ve karsımda 5-6 tane adam

-buyrun?
-eee Huseyin beyle goruscektim
-buyrun benim ( hic benim dusundugum Huseyin e benzemeyen bi tip)
-eee ben Huseyin Ceylan la goruscektim
-aa bi dakka pardon Huseyin Beye kim geldi diyelim?
-Berna Kuscu iş gorusmesi icin...
vee yaklasık 10 dakikalık beklemeden sonra,

kareli siyah-beyaz pijamamsı pantalonuyla ustundeki aşçı önlüğüyle karsıma oturuverdi.
bitmek tukenmek bilmeyen , bi o kadar da sevimli konusma tarzıyla anlattı ne var ne yoksa aklında.ne demem gerektigini bile bilemedim bi anda sonra toparladım kendimi ve can alıcı, gurur oksayıcı cumlelerimi bir bir savurmaya başladım.
mis gibi deniz havasını içime sonuna kadar cekip, tekrar merdiven inmeye basladımbu kez Huseyin usta önde ben arkasında başladık o koyu maviligi gezmeye...
1.salon
buyuk salon
kıs bahcesi
verenda
yazlık iskele
bar
ege mutfagı
sogutucaların oldugu bolum
bostan
yazın yemeklerin servis edildigi yer
kısın yemeklerin servis edildigi yer
halkla ilişkiler
personel yemekhanesi
tuvaletler
veeeee
veeeeeeee
MUTFAAAAAAAK!!!!

inşallah bi gun o mutfakta bişeyler yapabilicek yetkide olurum...
evet dun 16.04.08 saat 17:00 de LACİVERT REST. Şefi Hüseyin Ceylan ın asistan araması üzerine iş görüşmesine gittim ...
sonuc cok yakında :)))

14 Nisan 2008 Pazartesi

böööööööööööööööööö

sosyal güvenlik hukuku
toplu pazarlık stratejileri
*makro iktisat
endüstri ilişkileri 2
türkiye ekonomisi ve çalısma ilişkileri 2
*genel muhasebe 2
*şirketler muhasebesi
toplu iş hukuku
*finansal matematik
*sosyal planlama
*toplu pazarlık ekonomisi
*anayasa hukuku
çalışma psikolojisi
*sosyal düşünceler
*mta
sanayileşme ve emek süreci
*ücretler ve verimlilik

10 Nisan 2008 Perşembe

yeter!

bugun penceremden sızan güneş içimi ısıtmadı,
sabah aynadaki yüz gülümsemedi her zaman ki gibi,
çay kokusu bile getirmedi beni kendime.
şarkılar hızlı kaldı, yavaş atan kalbimin yanında
giyemez oldum siyah kıyafetlerimi,
icemez oldum sıcak cikolatayı,
sensiz hicbirinin keyfi çıkmıyor aşkım
hadi gel nolur,
dön bana yeniden,
sev beni yeniden nolur...
beraber aşalım neyse aşılması gereken
yeter ki mutlu olalım!

9 Nisan 2008 Çarşamba

içimden geldi

S özlerin bu kadar derin ve anlamlı olabilceğine inanamamışken.E n htiyacım oldugunda yanimda oldun sen.R uhuma derinlemesine işleyen huzurunla, sıcaklığınla .D aha da sana baglandım .A şkı hissettim gozlerinde. R uhumdasın !!


nefesiyle, hayatıma hayat katan HAYATIM!

02.03.2008 (04:21)

8 Nisan 2008 Salı

İŞGAL

Yavas yavas sinsince işgal ediliyor hayatım... bilinmeze dogru yol alıyorum herbir yeni gunde.
Hayatıma giriyorsun yavas yavas, benim ne istedigimi bilmedigim bocaladığım zamanlarda
inancımı kaybetmişim bunu anladım ama işgale ugruyor hayatım,ruhum,duygularım...

01.01.08 23:45

6 Nisan 2008 Pazar

i miss you...

BAZI SARKILAR VARDIR İCİMİZE TA DERİNLERİMİZE İŞLEYEN İŞTE BU DA OYLE Bİ ŞARKI DİNLEMEYENLERİNİZ VARSA LÜTFEN Bİ KEZ BENİM İÇİN SÖZLERİNİ SİNDİRE SİNDİRE DİNLEYİN ...

VE SENDE!!



ÖZLEDİİM....!!!!
......................................................................................................................................

I always needed time on my own
I never thought I'd need you there when I cry
And the days feel like years when I'm alone
And the bed where you lie is made up on your side

When you walk away I count the steps that you take
Do you see how much I need you right now

When you're gone
The pieces of my heart are missing you
When you're gone
The face I came to know is missing too
When you're gone
The words I need to hear to always get me through the day and make it ok
I miss you

I've never felt this way before
Everything that I do reminds me of you
And the clothes you left, they lie on the floor
And they smell just like you, I love the things that you do

When you walk away I count the steps that you take
Do you see how much I need you right now

We were made for each other
Out here forever
I know we were, yeah
All I ever wanted was for you to know
Everything I'd do, I'd give my heart and soul
I can hardly breathe I need to feel you here with me, yeah

25 Mart 2008 Salı

harç...

eveet bugun gunume damgasını okuluma vermek icin cok bayıldıgım harcımı yatırma krizim vurdu :)
tamam sonunda yatırdım bu sene mahkemelerle ugrasmama gerek kalmadı bilmiyorum bu boslugu nasıl doldurucam ama artık idare edicem. :))

şaka bi tarafa kazanılmış haklarımız var diye devlet ,demokrasi, özgürlük diye yaşadıgımız bu ülkede aslında hic de oyle olmadıklarını zamanla acı da olsa ogreniyoruz... gecen sene yasadıklarım hatta yasadıklarımız "Sarp'la kısaca; bizim mahallenin cocugu :) " aslına baklıdıgında hic de adil degildi.öyle bir donemde oyle bir ulkede yasıyoruz ki, evine ekmek goturemeyecek kadar zor durumda olan insanlarımız var . Ve egitimin parasız olarak gectigi ulkemizde bi anda o devlet puff diye yok oluyor ve bi anda karsınıza bunca zorluklarla girdiginiz okulunuzdan KAYDINIZ SİLİNDİ cevabını alıyorsunuz.cok kolay bi şekilde karsınıza gecip alt tarafı kayıdın silindi yavrum, neden bu kadar buyutuyosun diyebilecek cahillikte dekan sekreterleriyle muhatap oluyorsunuz. neden? bir donem harcını yatıramadı diye... benim ki belki benim hatamdı ya da şanssızlıgımdı ama bunu gercekten, gercek sebeplerden yatıramayan insanlarda var bu ulkkede ve tek cıkıs yolu dava acmak.bugun bi dava acmanın ne kadara mal olabilcegi hakkında bi fikrimiz tabikide yok ama ben hemen soyliyim; yaklasık bi 100-200 civarı. evet zaten bu parayı bulan bi insan harcını da yatırabilir bu ufak hesabı yapamayan, su basımızdakiler bize sıkıntıdan baska ne veriyorlar acaba...? yani uzun lafın kısası bu ülkede ne ÖZGÜRLÜK ne DEMOKRASİ ne de HAKLARIMIZ var... kandırılmaktan yorulmayan bu millete belki de bazen layık diyorum icimden...ama bir sekilde bi sekilde artık degismeli .!

25.03.08 (23:56)

23 Mart 2008 Pazar

baslangıç

Coook sıkıcı bi haftasonunun ardından yine hergun yazmaya karar verdim =)
tam bahar ayıdır mart evet bu sefer geldi ve kazma kurek yaktırmadı derken bu iki gun bize ya da bana Tanrı'nın bi armağanı mıydı yoksa :)?
evet bi yandan cektigim bel agrım, diger yandan başımı kaldırtmayacak kadar nezle-grip arası yasadığım, rezil bi hapşuruuuuuuk krizi gecirten, soguk algınlıgımla başbaşa huzur dolu 2 gun gecirmiş olmanın eşsiz mutluluğu ve verdiği miskinliği damarlarımda hala hissetmekteyim...
toplamda 8 film izledigimi, birsürü yemek yedigimi, saatlerce uyudugumu, ayrıca radyasyona maruz kaldıgımı düşünmezsek hersey cok güzeldi :Pp
belki de bişeylerin eksikliğine verilen bi tepkiydi bu bilinçsizce ...

23.03.08 (23:29)

9 Mart 2008 Pazar

anlamlı

"...bir kadını ağlatırken çok dikkat edin, çünkü Tanrı gözyaşlarını sayar!Kadın erkeğin kaburgasından yaratıldı, ayaklarından yaratılmadı, öyle olsaydı ezilirdi; üstün olmasın diye başından da yaratılmadı.Ama göğsünden yaratıldı, eşit olsun diye.. Kolun biraz altından korunsun diye ..... kalp hizasından sevilsin diye.''

Musevilerin, Tanrı ile insanın konuşmasını anlatan kitapları Talmud' dan alınmıştır

28 Şubat 2008 Perşembe

...2....

Belki de hüzündü seni içime sokan
Ellerindi tenime deydiginde içimi titreten
Rengiydi belki de gözlerinin beni yasarken öldüren
Nedenini bilmedigim beni sana baglayan
Acı çekip aglasam da sendin aklımdan çıkmayan
S.Ç

...1...

ve tutmamak lazım askı duyguyu dısa vurarak savurarak ve cıglık atarcasına bagırarak yasamak lazım yasamak lazım ki mutlulugu sonuna kadar yasayıp pismanlıgı minimuma indirip hayatın vermis oldugu en guzel duygu olan seyi olesiye yasamak en guzeli...
S. Ç.
31.12.07 (03:11)

7 Ocak 2008 Pazartesi

anneannem'e...


Zordu gunler ,
Gecmiyordu saatler...
Zamansızdı her gidis gibi el sallıyorduk sonsuzluga uzanan bu yolculuga ugurlarken seni !
Zordu gecen yıllar senin icin hem yalnız hem de yorucu....
Ve simdi rahat uyu dedemin yanında NAİME SULTAN!
Seni Cok Seviyorum...
HUZURUN SONSUZ, MEKANIN CENNET OLSUN !!!