23 Şubat 2007 Cuma

Uzuun bir günün ardından...

Uzuun bir günün ardından...
sesim artık daha da kısık! Ne kadar zevklidir avazın çıktığı kadar bağıra bağıra şarkı söylemek, haykırırcasına, bir şeylerden öc alırcasına... Evet bugün aynen uyguladım:) Göztepe'nin güzide mekanlarından eski adıyla Northshield yani "3,14 "te Bora ve Kaan eşliğinde yaklaşık 4 saat şarkı söyledim.
"senin aklından zorun mu var?
hayat sahiden çekilmez mi?
uğraşma boş işler bunlar
dışarı bi çık
bak! tam karşındayım..."
(BORA ÖZTOPRAK 2007)
İçimde anlaşılmaz bi huzur ,(aynı "16.02.07 gecesindeki" gibi) sevdiklerimle güzel bir gecenin ardından!
Bazen haksızlık ediyoruz hayata. Elimizdekilerin değerini bilmiyoruz, hepsini hiçe sayarak sadece bir yere odaklanıyoruz.Halbuki ne mutluluklar, ne dostluklar, ne güzellikler var etrafımızda... Ama ben biliyorum! Benim kocaman, güzel bir ailem var sadece sevginin var olduğu, huzurun, mutluluğun...bu aile o kadar büyük ki, sayısını bile bilmiyorum. Bana mutluluk veren, güvenen, beni seven, herzaman yanımda olduğunu, olacağını hissettiren herkese; hepinizi çok seviyorum iyi ki hayatımdasınız...!!!

21 Şubat 2007 Çarşamba

"hayat güzeldir"

tükendiğimi hissettiğim "o" anda bir dala tutundum. Tutundum ;belki düşmemek için, belki huzur bulduğum, güven duyduğum için! Biliyorum ki hayat güzel ve her şeye rağmen devam ediyor...önemli olan mutlu olmayı, umutlanmayı bilmek!
21.02.07 (22:18)

19 Şubat 2007 Pazartesi

vazgeçmek

Zordur vazgeçmek , bırakmak bişeyleri , terketmek… Neden inat ederiz ki? Aslında hiçbir zaman bizim olamamış bir şeyden vazgeçmemek için! Kim için?
Boşlukta kalmaktan korkmak mıdır bu? Yoksa bi ego tatmini mi?
İnsanoğlu bencildir. Düşünüldüğü zaman birini sevmek bile bencilce bi duyguya dönüşebilir. Hani derler ya “onun mutluluğu beni mutlu eder” işte bu noktada, karşımızdakini mutlu ederiz çünkü; sonunda biz mutlu oluruz.
Çoğu zaman bu bencilce düşüncelerin gölgesinde yaşıyoruz. Sonra bir alışkanlığa dönüşüyor hissedilenler ve vazgeçmek istemiyoruz. Halbuki vazgeçemediğimiz o gemi kaçalı, gideli o kadar uzun zaman olmuştur ki değil gemiyi görmek dumanını bile göremiyoruzdur. Tek yapılması gereken şey; o cesareti toplayıp arkamızı dönüp o limandan ayrılmaktır. O limanda durmanın anlamı yoktur, çünkü sığınacak bir gemi de yoktur ortada.
Gereken tek şey sadece ileriye, yarına bakmaktır. Belkide başka limanda başka gemilere…
19.02.07 (01:51)

7 Şubat 2007 Çarşamba

...!

Nasıl bir duygudur biliyor musun?sevdiğinin gözünün içine baka baka “SENİ SEVMİYORUM” demek….
Nasıldır biliyor musun? Onun seni sevmediğini bile bile omzunda uyumak ve herşeye rağmen kendini iyi hissetmek!
Nasıldır biliyor musun?yanındayken yapayalnız kalmak..?
BEN BİLİYORUM….
19.02.07 (23:21)

süpermen

Gerçekten bir hayal kahramanı mıydın? Küçükte olsa bir gerçeklik payın var mıydı?yoksaa…
Bu çok bilinmeyenli denklem sanırım çözülmeden unutulacak! Herşeyi unuttuğum gibi!
Unutmak? Sanırım yanlış kelime!
Unutulan bir şey can yakmaz ki…
Tam inanmıştım ki “insan olmak yetmez yetmiyor zaten , süpermen süpermen olmak lazım bazen” diye şarkı söylüyordum hayata umutla bakarak. Sora bi anda bir soru beliriverdi kulaklarımda “dünyayı kurtaran adam nerde?” diye…sonra tüm dünyamın sadece tek şeyden ibaret olduğunu düşündüm…normal olarak o dünyanın bir de kurtarıcısı olduğunu. Onun olup olmadığı hakkında sorular dolanırken kafamda tam da o anda anladım ki “hayal kahramanım dün öldü süpermen yokmuş”…!
02.02.07 (12:54)

1

...................1:)
10.02.07 (23:35)

2

.......................................................2=) holley....!
09.02.07 (22:45)

eksik şiir...

Biliyorum imkansızdı
Sana yetmek mümkün değil
Denedim şansımı sınırların yoktu senin
Eline değdiğim
Dokunup sevdiğim
Sadece resmindi, sen değildin
Sana yetmek mümkün değil
Ben şansımı denedim
Sınırların yoktu senin
Kanatlarım yoktu benim
İmkansızım, sana emanet ümitlerim
Sen ne olur üzülme benim için
Ben dururum ayakta yine
Biraz keder, biraz pişmanlık
Biraz da sen içimde

MUTLU=)

o deli gibi seven bendim evet
ama takvime bakarsan tarih değişti
senin bozup gittiğin
günlerden beri güzelim
psikolojim hızla değişti=)
bugün bizim sayemizde hisar kampüsünden Metin Arolat hepimize böyle seslendi...:)
evet güzel günler bizi bekliyor dedikçe hayat sanırım yüzümüze gülüyor...
bugünün güzel geçmesinde katkıda bulunan ve emeği geçen herkese çok teşekkürler!
hollleeeeeeeeeeeeeeeey "SEVGİ PITIRCIKLARI"
08.02.07 (23:15)

3

...............................................veeee son 3 gün=)
08.02.07 (23:11)

kerem...

hayatıma girdiği günü bile bilmiyorum....
nasıl?
ne zaman?
ve en önemlisi neden?=)
kaç sene oldu 20-21 ?
Aslında bazı şeyler benim iradem dışında gelişti yani arada aileler var. Annelerimiz arkadaş hatta isimleri bile aynı, babalar arkadaş ee abla-abi arkadaş bizde mecbur kaldık bazı şeylere:P
Neler yaptık biz yaa ne oyunlar oynadık, ne iğrençlikler, ne yaramazlıklar yaptık...Belli bir zamana kadar hep boy ölçtüm hatta "baaaak ben daha uzunum" diyebildiğim zamanlar da oldu. Hani, senin kafana altın bir kase geçirmiş gibi saçlarının olduğu, bu sefer ne yapsam da Berna gıcık olsun diye cin misali bakan masmavi gözlerin ve o hiç unutamadığım fıstık yeşili şortunu giydiğin zamanlardı=)))
Şaka bir tarafa da, biz eşi benzeri az bulunur cinsten bir şeye sahibiz ve sanırım değerini de biliyoruz ki, bu güne kadar gelebildik...Daha upuzun bir hayat var önümüzde ve senin o zamanlarda da, bugün olduğu gibi yanımda olacağını bilmek,varlığını hissetmek çok güzel...!
Ben zaten hep burdayım, biliyorsun:),sen çık desen de ben çıkmam senin hayatından;)!
Canım arkadaşım benim, bak yaz yaz dedin ben de yazdım senin için bi kaç satır. Umarım seversin ki sevsen de söylemessin=)
Artık okuyacaksın dimi diğer yazdıklarımı da?
KEREEEEM...........................kunter seyler bunnarrr:P (F.O):P
07.02.07 (00:00)

4

.................................................... 4!
07.02.07 (23:07)

al bide burdan yak...

Al bi de burdan yak sadrazamım ikram...ben dilenci şahit hicvin sonu idam!
bu gece gercekten inandım ki hayat büyük bir sınav!
Ben büyümek istemiyorum, istemiyorum çünkü; büyürken canım çok acıyor,hem bu yaşananlar boyum uzarken "küçükken büyürken" çektiğim kemik ağrıları gibi de değil!
Yoruyor, üzüyor, kırıyor ve gerçekten acıtıyor. Her zaman doğru tercihler yapamayız tabikide; ama seçimin yanlış olduğunu illa kötü yollarla mı öğrenmek zorundayız? Bir anda, hem de hiç ummadık bir anda tokat gibi derler ya, işte öyle mi vurmalı hatalar insanın yüzüne...? 1,2,3..artık geçiyor, bitiyor sıkıntılar, tam çözdüm tamam derken bu da nerden çıktı? Niçin hayatımda değer verdiğim insanlar, özellikle neden onlar yapıyor bunu bana? Anlayamıyorum gerçekten... Artık buna da "al bide burdan yak" demekten başka çağre kalmıyor...gülüp geçmek istiyorum ama olmuyor olmuyor...!
06.02.07 (05:16)

6 Şubat 2007 Salı

5

......................................................son 5 =)
06.02.07 (01:52)

cok doğru sanki...

AŞK Bir Fırsattır...
Ya biz binde bir karşımıza çıkan dostluk, arkadaşlık, sevgililik fırsatlarını ne yapıyoruz? Aksam üstünün bir saatinde yorgun gövdemizi yaslayıp mırıl mırıl konuşabileceğimiz, omzumuza dolanan bir kolun, başımızı yaslayabileceğimiz bir omuzun, belimizi kavrayan bir elin, uzun yollara dayanıklı aşkların sahibi karşımıza çıktığında tanıyabiliyor muyuz onu, değerini biliyor, biricikliğini, benzersizliğini anlayabiliyor muyuz? Yoksa hayati sonsuz,fırsatları sayısız sanıp kendimizi hep ileride bir gün karşılaşacağımızı sandığımız bir başkasına, bir yenisine ertelerken hayat yanımızdan geçip gidiyor mu? Karşımıza zamansız çıkmış insanları yolumuzun dışına sürerken bir gün geri dönüp onu deliler gibi arayacağımızı hiç hesaba katıyor muyuz? Hayat her zaman cömert davranmaz bize, tersine çoğu kez zalimdir, her zaman ayni fırsatları sunmaz, toyluk zamanlarını ödetir. Hoyratça kullandığımız arkadaşlıkların, eskitilmeden yıprattığımız dostlukların,savurganca harcadığımız aşkların hazin hatırasıyla yapayalnız kalırız bir gün. Bir akşamüstü yanımızda kimse olmaz, ya da olanlar olması gerekenler değildir. Yıldızların bizim için parladığını göremeyen gözlerimiz, gün gelir hayatımızdan kayan Yıldızların gömüldüğü maziye kilitlenir. Kedilerin özel bir anini yakalamak gibidir kendi hayatımızdaki olağanüstü anları ve olağanüstü kişileri yakalamak. Bazılarının gelecekte sandıkları "bir gün" geçmişte kalmıştır oysa; hani su karşıdan karşıya geçerken, trafik ışıklarında rastladığımız, omzunuzun üzerinden söyle bir baktığınız sonra da boş verip "Nasıl olsa ileride bir gün tekrar karşıma çıkar." dediğinizdir. Oysa tam da o gün bu zalim şehri terk etmiştir o, boş yere bu sokaklarda aranırsınız...
MURATHAN MUNGAN

4 Şubat 2007 Pazar

Kimi zaman hayatın anlamı

Kimi zaman hayatın anlamı haline gelir ya bazı şarkı sözleri , her bir satırı , her bir notası acıtır içini en derinden. Acı çekmekten zevk alırmışcasına açarsın sesini sonuna kadar dinlersin, hissedersin tekrar ve tekrar…! Halbuki yaşananları silmek istersin hatırından, ama izin vermez o şarkılar. Her birinden farklı anlamlar çıkarıp, en umulmadık anlarda doluverir aslında yarına umutla bakmayı delicesine isteyen o gözler…! Atmak istersin beyninden ,ruhundan,yüreğinden ama her seferinde tökezler düşersin. Tam kalktım dersin , dik tutarsın bedenini, başını ama bi bakarsın sadece bir oyundur bu, ucuz ve başarısız…. Zamandır ilacı bilirsin ama olmaz dayanamazsın , sıkışır göğsün, kesilir nefesin, tahammül edemez olursun kendine , düşüncelerine! Ama hep suçu başkalarında arar olaylara farklı anlamlar katar başka şeyler acıtıyormuş gibi yaparsın canını. Aslında bilirsin ki en derinlerde tektir, sebep O’dur. Herşeyin nedeni. Ne acıdır ki yüzünü güldüren de canını acıtanda aynı şeydir, O’dur. Bilirsin söyleyemezsin . Söyleyemezsin çünkü; aptal bir gurur vardır. Öyle bir an gelir ki herşeyi boşverirsin, herşeyi bir tarafa atarsın ve evet dersin, itiraf edersin doğru olanı, içindekini söylersin, itiraf edersin! Başkasına söylüyor olmak üzmez seni, o değildir canını acıtan ! Tek bir sebebi vardır. Tek bir sebeptir canını acıtan, o da; bunu bu kadar rahat söyleyebilmektir. Canını bu kadar acıtan bir şeyin aslında bu kadar da doğal olmaması gerekir kanınca ama çıkıverir bir anda dökülüverir sözler ağzından…!
01.12.06 (03:39)

Gelsin hayat bildiği gibi gelsin

Gelsin hayat bildiği gibi gelsin diye diye çağırdık hayatı…! Tabi buna hayat denebilirse. Aslında neden denmesin ki? Acısıyla-tatlısıyla yaşamıyormuyuz bu hayatı? Sanırım acı olan bölümlerini hızlı bir şekilde ileri sarmak istiyoruz çoğu zaman…ileri sarmak? Yaraları sarmaya yardımcı olucak mı? hiç sanmıyorum! Eğer varsa yaşanacak bir öykü giriş-gelişme-sonuç herşeyiyle, herbölümüyle yaşanmalaı ve gelsin demekten korkmamalı, hayatı küstürmemeli! Kimi zaman acı kimi zaman tatlı bu hayat! Bildiği gibi gelsin işte, belki bir gün güzel bir sürprizle çalıverir kapımızı…
03.02.07 ( 01:36)

geri sayım sanırım başladı! 6

Dışarıda buz gibi dondurucu bir soğuk var ben elimde sıcacık kahvemle,bi gözüm bilgisayarda bi gözüm umutsuzca o gıcık ders notlarında! İçimde küçük bir çocuğun ki kadar yoğun bir heyecanla odamda oturuyorum. Evet bu heyecanın adını biliyorum ben. Zaten çok tanıdık herzaman olur ve hem severim hem de sevmem. Neden sevmem? çünkü;uykularım kaçar ve sürekli bir plan kurma ve hayal etme çabası içinde olurum...:)
Güzel bir güne merhaba demek üzere yine uykuya dalıcam ve bir gün daha yaklaşırken o güne, bir gün daha geçicek aslında hayatımdan...Ne kadar çok zamanı boşa harcıyoruz aslında, birşeylerin olmasını beklerken. Sadece o ana, o güne ya da o kişiye odaklanıyoruzz. Halbuki zaman geçiyor ve biz bunu geri asla ve asla getiremiyoruz.
Herşeye rağmen ben cok mutlu ve heyecanlıyım geri sayım sanırım başladı! Ama bir firemiz var:(
................................................................................6
05.02.2007 (02:19)

Hayatta herkesin sahip olmak isteyeceği cinsten bir şey bu….heyecan, mutluluk, acı-tatlı herşey var onun içinde.
Onla bi başka güzel herşey, yürümek, konuşmak, müzik dinlemek, ağlamak bile başka türlü!
Hayatıma girdiği ilk günden biliyordum ben, görmüştüm geleceği, bu sefer tahminim ve ardından alınan kararlar, atılan adımlar yerinde ve doğruydu.
Herşey karşılıklı derler ya hani, ama anladım ki bazı şeyler için karşılık görmeye gerek yokmuş. Bi an yetiyormuş herşeyi yapmaya, paylaşmaya, yaşamaya…
Kötü günler gelip geçer, tortusu kalır hayatımızda ama varsa yanımızda onun gibi bir şey, bilirsin rahattır için zaten o vardır ve yanındadır. Yeryüzünün en değerli madeni gibidir; narindir, hassastır ama güçlüdür! O’na sahip olmak kolay değildir. Emek ister! Yürek ister!
İşte budur dostluk ve bende şanslıyım ki yeryüzündeki en değerli madenimi buldum…!