27 Nisan 2007 Cuma

başlıksız

Keyifli bir geceydi.Serkan Çakıt ve Barış Arslan 'ın tadına doyulmaz, eşsiz müzik ziyafetini dinleyen, Nardis Jazz C.' ün şanslı müşterilerindendik.Müzik tabi ki de evrensel, tabi ki de huzur verici.Ancak bir de bu güzel müzik; sevdiğiniz, inandığınız arkadaşlarınız tarafından yapılıyorsa değmeyin keyfinize... İşte bu akşam bu keyfin, ufak da olsa nasiplenilebilir gururu yaşama şansı verdikleri için, Serkan ve Barış 'a sonsuz teşekkürler!
Keyifli bi gecenin ardından belki de kendimi en mutlu hissettiğim yerdeyim ... Evet evet mutfağımdayım=) saat 02:24 olmasına rağmen enerjimden bir nebze olsun bir şey kaybetmeden canım annemin, yarın ki misafirleri için, ki kendileri benim teyzelerimdir:) kolları sıvadım.Triamisu yapıyorum.:P Sanırım yarım saate yatağıma yatmış, yarın sabah yapacağım tartoletleri düşünüyor olacağım...:)
Mutluyum mutlu...hayatıma dahil ettiğim, aslında üzüntü ve hayalkırıklığından başka bir şey getirmediğini düşündüğümün, beni hiç ummadık bir anda ne kadar da mutlu edebileceğini atlamış:) "MRMRSBF" ;)
Ufak bir heyecan var içimde umut, beklenti, umursamazlık, hayaller, dedikodu, aşk ...
04.05.07 (02:42)

26 Nisan 2007 Perşembe

neden?

Sorular soruyorum kendi kendime cevabını bilmediğim... Daha fazla çıkmaza soksalar da beni, soruyorum neden? neden bu yaşananlar? yapılanlanlar? söylenenler? düşünceler? zamansızlıklar? inatlar? vurdumduymazlıklar? vazgeçişler? ...NEDEN.... Yok hiç birinin cevabı. Var belki de görmek mi istemiyorum, göremiyor muyum bunu gercekten bilmiyorum... Nerde yanlış yapıyorum, bi anda herşey tepetaklak oluyor merak ediyorum. Eğer varsa bunun neden olduğunu bilen biri, gelsin söylesin artık bana!!!
30.04.07(14:25)

bnm şarkım

Böyle mi geçer bu rüya
Çok mu sevdin kederleri
Hangi günahın bedelisin
Sen mühürlü kaderim
Hep mi cefa gördüğün reva
Yok mu sende hiç vefa
Mühürlü kaderim ben gibi erir misin
Mühürlü kaderim bir yol verir misin
Gün olur bu rüyadan ben de geçerim o gün sen de bitersin
Eyvallah der o şarabı ben de içerim o gün sen de bitersin
O gün sende bitersin
Olmuyor ne yapsam olmuyor
Çok mu gördün hevesleri
Hasret senden yana sevda senden yana
Değişmedin kaderim
Hep mi hüsran bana hep mi veda
Yok mu sende hiç deva
Mühürlü kaderim ben gibi erir misin
Mühürlü kaderim bir yol verir misin
27.04.07 (14:49)

16 Nisan 2007 Pazartesi

olmaz

Ansızın hayatıma giriyorsun
Varlığınla aklımı çeliyorsun
Aşkınla beni şımartıyorsun
Mucizeler yaratıp kahramanım oluyorsun
Zamanla aşka alışıyorsun
Daha az gülüp daha çok susuyorsun
Değiştin sen hala görmüyorsun
Mucizeler nerede kahramanım yorgun musun?
Olmaz bir tanem
Olmaz sevdiğim
Olmaz inan bana olmaz
Aşk böyle olmaz
Hazırdım bende seni bekliyordum
Nerede bu geç kalmasa diyordum
Ve bir gün karşımda duruyordun
Bilmeden mucizenin ta kendisi oluyordun
Anladım ben her şeyi yoruyorum
Belkide hep senden bekliyorum
Değişmedim sadece susuyorum
Mucizeler yaratan kahramanı özlüyorum...
17.04.07 (00:46)

tutamıyorum zamanı

Bir şeyler kayıp gidiyor elimden ve ben tutamıyorum. Tutmak istiyorum sonuna kadar, ama bir sebep bir sebep lazım! Direnmek, yenilmek yenilmiş olmak istemiyorum! Evet yenilgi hem de büyük yenilgi, belki de haksız! Yaşanmışlıklardır hayatı değerli kılan, hayatı hayat yapan. Vazgeçemeyiz ki onalardan, geride bıraksak da hep aklımızın, kalbimizin bir köşesindedir onlar orada kuytuda beklerler. Hiç beklenmedik bir anda yine çıkıverirler, sanki senle dalga geçiyormuşcasına, küçük hınzır bi çocuk gibi dil çıkarıp, bağırır avazı çıktıgı kadar salak saaalaaaaak diye... Hepimiz yapmaz mıyız hayatta bazı mantıksız şeyler? Ben fazla yapıyorum orası bir kesin, ama tek de değilim bunu iyi biliyorum... Hayat sen yaşamaya değersin! Öyle ya da böyle. Yenilsem de, mutsuz da olsam sonuna kadar eğrisiyle doğrusuyla herşeyiyle yaşayacağım, bil ki başarırım, sen olmasanda yaşatırım ben bu aşkı.
Dağları deldim, tek başıma çölleri aştım, bir tek ben erleri yendim, kız başıma sende yıkılmam...
25.04.07 (01:23)

bir sayfa kapanır...

bir sayfa kapanır bir diğeri açılır....
Farkında olmadan kapanır bazı defterler. Bazılarıysa zorlayarak. Benim yaptığım da bu, zorlamak! Ama işe yaradı sanrım. Umarım ucunda yine, yeni karmaşalar beklemiyordur beni ama ben her zamanki gibi akışına bırakıcam hayatı... Karşıma çıkan engelleri, aksilikleri umursamıyorum, çünkü o taşlar yön veriyor bu akan suya. Hayatımı, anı, yaşayacağım arkama bir kez olup dönüp bakmadan, keşke demeden! Bu sefer farklı olacak herşey ve bir gün gelecek SEN anlayacaksın beni ne kadar kırdığını, üzdüğünü ve bi o kadar da sevindirip yüzümü nasıl güldürdüğünü anlayacaksın farkını...
22.04.07(02:27)

10 Nisan 2007 Salı

hava:)

Sabah, ışıl ışıl, mis gibi, yaz geliyor düşüncesini sonuna kadar destekleyen bir tavırla, odamdan içeri süzülen bir havayla başladım yeni güne.!!!
10.04.07 23:51

5 Nisan 2007 Perşembe

Ayakkabı, t-shirt, parfüm, gözlük...

Ayakkabı, t-shirt, parfüm, gözlük... max. ne kadar anlamlı olabilirler insanın hayatında? Evet evet baya önemli ve can yakıcı olabiliyorlarmış=) Bir koku max. ne kadar sıkılır? Ve hiç tanımadığınız birinin kokusunu ne kadar çekebilirsiniz içinize? Tüm damarlarda hissederek, en derinlere kadar. Nasıl?
Kalbimin orta yerinde nasılsa bu cumhuriyet, nasıl bi hakimiyet bu gerçekten ben anlamadım, sustum sustum mu? bilmiorum ama sonunda dayanamicam... Aşk mısın? dert misin? yoksa canına susamak mı? Bu benimkisi, onu da kavrayamadım.Hayatı kovalamak mı? "dört nala" yoksa inat etmek mi? Uyudum uyandım hala anlayamadım sanırım. Ama napabilirim, koydum sevinçlerimi önüme, baktım hepsi sensin . Yazdıklarımın her hecesi, üzüldüğüm tüm filmler... Yıpranmamış hayatlar, büyük hüzünler bekler. Her işte bir hayır, bu işte herşey sensin! Şimdi senden vaz mı geçmeli? Masal olup yola devam mı etmeli? Ben kalpten sorunlu, aşka sorumluydum, anladım herşey sensin!!! Canın sağolsun tabi, söyleyene değil söyletene bak demişler. Yazdım sana cok yazı, yazarım bi o kadar daha. Umduğunla değil, bulduğunla yetin demişler. Seni bana nerden göndermişler? Nasıl olupta, kalbime kalbime eklemişler? Ama olsun oyunlarından çok öğrendiğim var. Zaman durur sana aşkım durmaz - mı acaba bunu bilemedim:) - En kötüsü böyle olsun, her acı sonunda huzura kavuşur demişler. Sevdim seni çok, severdim bi bu kadar daha. Umduğunla değil, bulduğunla yetin demişler. Ama olsun, oyunlarından çok öğrendiğim var... İlk treni kaçırma burdan gidişler hep tek yönlü, dönüşe gar kapalı! Ama olsun oyunlarından çok öğrendiğim var!!!
Katkılarından dolayı "YALIN" a sonsuz teşekkürler! =)
09.04.07 (22:33)

"aşk"

Ahmet mi? Nejdet mi? Nejdet mi? Ahmet mi? derken belki de farkına varamıyoruz, yaşanan karşılıksız aşkın anlamını ya da anlamsızlığını... Evet az önce izlerken "Hatırla Sevgili"yi bir anda kızdım kendime. Başından beri Ahmet'e dönmesini beklerken -esas kızın yani "Yasemin"in-, bugün "hayır!" dedim içimden, "haksızlık!" Ne olduysa oldu. Bu bir kaderdir ve geçemezsin bazı şeylerin önüne. Nejdet'in sevgisini hiçe sayarak, kızarak, sinirlenerek izlemişim, onca bölümü. Halbuki... Halbuki ne kadar da sevmişti onu, özveride bulunmuş, O'nun mutluluğuyla mutlu olmaya yeğlemişti herşeyi!
Gerçek aşk nedir?
Karşılıksız sevmek, zorluklara tek başına, hiç bir bedene yaslanmadan karşı koyarak, yola yalnız devam etmek mi ? Yoksa hissederek, karşılık görerek, zorluklara beraber karşı koyarak, yola devam etmek mi? Nedir?
06.04.07 (23:30)

ön koltuk

Küçüklüğümden beri sevmişimdir arabanın ön koltuğunda oturmayı....
Kendi kendime oyunlar yapardım, sanki arabayı kullanıyormuşcasına kaptırırdım kendimi yola.=) Babam ne yaparsa, içimden birkez de ben tekrarlardım.Büyük bir olaydı benim ön koltukta oturmam, çok extraydı yani.
Nerden bilebilirdim ki, bir gün bu sevdağnın başıma dert olabilceğini :) Uğruna az tehlike atlatmadım aslında; kafama KOOOCAMAN birinin oturması, hatta, daha doğru bir deyişle ; uçması mı desem? omzumun var gücüyle bir garfield edasıyla cama yapışması mı? yoksa solumdaki yani " sürücünün" üstüne uçmam mı?=)) ki olay burada kopuyor zaten.
Sonuca bakacak olursak eğer, bunların hiçbiri beni öne oturmaktan alıkoyamaz, koymayacak da... :)
Bu kadar ön koltuk muhabbetinin üzerine söylemeden edemeyeceğim; "bir elimde bir şeker, bir elimde bir şeker ön koltuğa kim geçer" :) TABİKİ DE BEEEEEEEEEEEEEEEN=))
05.04.07 ( 23:20)

3 Nisan 2007 Salı

.

seni gerçekten çok sevdim...!!!

zaman

gün gelir anlarsın derdimi
aşkından neler neler çektiğimi
deniz gözlerin uğruna
kendimden bile vazgeçtiğimi
bir umut her defasında
mutluluğu hasret bıraaktın bana
hadi yeter göğsüme yaslansana
veriyorum ellerimi tutsana...
Sesleriyle yankılanmıştı Uludağ'da Maden pisti. Bugün kantinde otururken bi anda karşılıklı yaşanan can sıkıntısı sonucunda izlenen videolar ve hatırlanan anılar bir kez daha tebessüm etmemi sağladı geçmişe bakarken. Yaşarken anlayamıoruz bir çok şeyi. Fark edemiyoruz yaşanması gerekenleri, değerleri, hissedilmesi gerekenleri...Elimde keşke bi zaman makinası olsaydı ve o ana geri dönebilseydim. Geçirmeseydim keşke aklımdan o saçma sapan şeyleri, o anda mutlu olmayı bilebilseydim! Ardından bakınca belki de kolay geliyor bazı şeyler, ama biliyorum ki, o anda yaptığım gururun, bana keşke demekten başka hiçbir işe yaramadığını. Hem de çok iyi biliyorum...
04.04.07 (02:58)